02.11.2014 / Ceset Yiyen Ayı İçin Bakanlıktan Karar Çıktı


Kastamonu’da, aç kaldığı için 50 gün önce defnedilen bir cenazeyi mezardan çıkarıp yiyen ayı için, “Orman ve Su İşleri Bakanlığı 10. Bölge Müdürlüğü”nden “vur” emri çıktı.

Ceset Yiyen Ayı 

Kastamonu’ya bağlı “Ağlı” ilçesinin “Yağlıca” mahallesinde aç kalan bir ayı, mezarlığa gelerek 50 gün önce defnedilen Halil Ü.’ın mezarını kazdı.

 

Mezardan çıkarttığı cesedin bir kısmını yiyen ayının tespiti için bölgeye foto kapan kuruldu. Mezarın yakın bir yerine domuz leşi koyan “Orman ve Su İşleri Bakanlığı 10. Bölge Müdürlüğü Kastamonu İl Şube Müdürlüğü Ekipleri”, ayının tespitinin ardından profesyonel bir avcıya vurduracak.

 

Kastamonu’da bu yıl bazı istenmeyen olayların meydana geldiğini belirten “Orman ve Su İşleri Bakanlığı 10. Bölge” Müdürü Oğuz Bayazıt, “Bu olaylar, çeşitli yaban hayvanlarının insanların malına ve canına kast etmesi yönünde oldu. Vatandaşlarımızın şunu bilmesini istiyorum. Özellikle mala olan zararlarda bir takım tavsiyede bulunabileceğimiz tedbirler söz konusudur. Bu tedbirleri vatandaşlarımızın alması gerekiyor. İnsana veya doğrudan canına kast edilecek şekilde hatta insanın ölü de olsa mezarlıkta yapılacak saldırılarda, buna müdahale ediyoruz. Arkadaşlarımız bu konuyla ilgili çalışma yapıyor. ‘Kara Avcılığı Kanunu’nun bize vermiş olduğu yetkiyle, doğrudan yaban hayvanının saldırısı kesinse ve bu belgelenmişse, zarar veren hayvanın bunu alışkanlık haline getirmesi durumunu düşünerek bunun ortadan kaldırılması yasal olarak önümüze konmuş durumdadır. Bununla ilgili bakanlık makamından geçen aylarda yetki devri yapıldı. Bu yetkiyi de biz, çekinmeden kullanıyoruz” dedi.

 

Ceset Yiyen Ayı İçin ‘Vur’ Emri Çıktı

 

Kastamonu’da mezar kazarak ceset çıkaran ve bu cesedin bir kısmının ayılar tarafından yenildiğini hatırlatan Bayazıt, şöyle konuştu: “Mezarlıkta ayı tarafından bir kazınmayla mevtanın ortaya çıkarılması söz konusu oldu. Bu çerçevede biz, bu ayının orada tespitine çalışıyoruz şu an. Hangi ayı olduğunu tespit ettiğimizde, profesyonel avcılar tarafından doğrudan bu ayıyı avlatarak, bertaraf etmiş olacağız. Bu kapsamda söz konusu yere foto kapanları kurduk. Kaymakamlığımızla irtibat halindeyiz. Ayının tespiti halinde ortadan kaldırılacak. Böylelikle doğrudan insana olan zararları bu yöntemle engellemiş olacağız.”

 

“Evinizin Etrafını Elektrikli Çitle Çevirin”

 

Ayı saldırılarına karşı vatandaşların kendi tedbirlerini muhakkak alması gerektiğini ifade eden Bayazıt, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yaban hayvanı mala zarar verdi, koyun veya ineği telef etti. Bu konuda vatandaşlarımız kendi tedbirlerini alacak. Özellikle bu tedbirler, etrafı çevrilmiş kapalı bir alan söz konusuysa burayı düşük voltajlı yüksek amperli elektrik sistemleri oluyor. Çit ile çeviriyorsunuz alanı, hayvan oraya geldiği zaman elektrik çarptığında hayvan bu bölgeden uzaklaşıyor. Bunun gibi bir takım geliştirilmiş sistemler bulunuyor. Bunların maliyetleri çok yüksek değil. Sadece çevireceğiniz alanın miktarıyla ilgili oluyor. Özellikle çoğu yaban hayvan büyük bir ihtiyacı olmadıkça doğrudan insana saldırmaz. Bu ihtiyaç gıda ihtiyacıdır. İnsanla yaban hayvanın sık sık bir araya gelmesi ya da aynı noktada buluşması o yaban hayvanın aç kaldığından kaynaklanıyor. Biz de müdürlük olarak bölgede çeşitli noktalara bu hayvanların beslenmeleri için yiyecek bırakıyoruz. Son günlerde aldığımız olumsuz haberler nedeniyle biraz daha artırdık. Bu kapsamda yaban hayvanların, insanların yerleşim ve yaşam alanlarından biraz daha uzak kalacak yerlere bırakıyoruz. Bu hayvanların beslenebileceği, gıda olarak tüketebileceği bir takım ürünleri satın alarak ormanlık alanlara bırakıyoruz. Yaban hayvanlarının biraz daha insanlardan uzak kalmasını sağlamayı hedefliyoruz.”

 

“Bölge Müdürlüğü” ile “Kastamonu Üniversitesi” arasında geçen aylarda bir protokol imzalandığını aktaran Bayazıt, sözlerine şöyle devam etti: “Kastamonu’da ve yaban hayatı sahalarındaki popülasyonu belirleyebilmek ve buralarda hangi türlerin miktarları nelerdir belirledik. Özellikle ayı ile ilgili şikayetlerin çok olduğunu görüyoruz. Bunun envanterinin çıkarılması konusunda üniversitemiz ile bir çalışmamız oldu. Bunun dışında eksik kalan noktalarda arazide tespit etmeye çalışıyoruz. Tespit yöntemlerimiz arasında özellikle foto kapan söz konusu, bu foto kapanları satın alıp üniversitemize teslim ediyoruz. Ayrıca, kendimiz bu foto kapanları ayrı noktalara yerleştiriyoruz. Bu sayede hangi hayvan türünün ne kadar olduğunu, buralarda ne kadar hangi türün yaşadığını, geçiş noktalarına koyarak ne kadar geçiş yaptıklarını ve popülasyonlarını tespit etmeye çalışıyoruz.”

 

“Ayı Sayısında Çok Fazla Bir Artış Yok”

 

“Orman ve Su İşleri Bakanlığı 10. Bölge Müdürlüğü” tarafından özellikle yapılan son sayımda ayı sayısının çok fazla yükselmediğine dikkat çeken Bölge Müdürü Oğuz Bayazıt, şunları söyledi: “Ama diyeceksiniz ki bu saldırılar niye arttı. Saldırıların esas noktası gıda. Yaban hayvanlarının ormanlık alanda tüketebileceği çok fazla ürün kalmadı. Özellikle ayılar, çok fazla et tüketmez, meyve türlerini tüketir. ‘Orman Bölge Müdürlüğü’müz bu konuyla ilgili bir çalışma yürütüyor. Özellikle yüksek kesimlerde meyve ağaçlarının dikilmesi, bu meyve türlerinin yaban hayatına bırakılması yönünde çalışma yürütüyor. Ama köylülerimiz de bu meyve türlerini ağaçlardan topladıklarında bunları ticari ürüne dönüştürüyor veya kendi ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Ama oradaki yaban hayvanlarının gıda ihtiyacını karşılayacağı ürünleri ortadan kaldırmış oluyorlar. Hayvan da doğal olarak insana yakın olan bölgelere gitme ihtiyacı duyuyor.”

 

“İnsanın, Ormanda Ayak Basmadığı Yer Kalmadı”

 

Kastamonu’da ayı popülasyonunun çok fazla olmadığını vurgulayan Bayazıt, şunları kaydetti: “Ama yiyecek noktasında sıkıntı çekmesi nedeniyle insanla karşı karşıya çok fazla geliyor. Bir taraftan insanda, yaban hayvanlarının alanına yaklaşmış görünüyor. Artık insanın ayak basmadığı bir yer kalmadı. Yavaş yavaş herkes her yere gidebildiği için yaban hayvanlarıyla insanların karşı karşıya gelmesi kaçınılmaz oldu.”

 

Ağlı ilçesinde aç kalan ayı, kazdığı mezardan cesedi çıkarıp yemişti. Mantar toplamaya giden vatandaşlar tarafından ceset, mezarın 2-3 metre ilerisinde bulundu. Köy halkı tarafından polise haber verilmesi üzerine tutanak tutuldu ve ardından ceset, yeniden kefenlenerek aynı mezara defnedildi. Etrafa kötü koku salması ve hastalıklardan korunmak için mezarın etrafına kireç döküldü. Ayrıca mezarın üzeri, dikenli telle örtülerek mezar korunmaya çalışıldı. Mezarın etrafında ayı izlerine rastlanmıştı.

 

Gazete Vatan - 02.11.2014, Pazar